İnsanlık tarihindeki en büyük keşiflerden biri olan uzay yolculuğu, son yıllarda heyecan verici bir ivme kazandı ve bu alanda yapılan çalışmalar da giderek arttı. Florida Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırma ise uzay yolculuğunun, astronotlar üzerindeki etkisini gözler önüne serdi.
1961 yılında Sovyetler Birliği’nden Yuri Gagarin ile başlayan insanlı uzay yolculuğu, günümüzde devamlılığını sürdürüyor. Bu heyecan verici maceranın başlangıcından bu yana, astronotlar üzerinde uzay yolculuğunun etkileri hakkında merak edilen birçok soru bulunmaktadır.
Florida Üniversitesi araştırmacıları, uzay yolculuğunun astronotlar üzerindeki etkisini gösteren bir rapor yayımladı. Bu raporu hazırladıkları süre boyunca uzay yolcuğuluğundan önce ve sonrasında, 30 astronotun beyin taramalarını incelediler.
Astronotların 8’i iki hafta, 18’i altı ay ve geriye kalan 4’ü ise bir yıl boyunca uzayda görev yaptı. Araştırmacılardan oluşan ekip, bu astronotların beyin taramalarının öncesi ve sonrasını inceledi. En az alt ay boyunca uzayda duran kişilerin beyinlerindeki ventriküllerin genişlediği gözlemlendi.
Beyindeki ventriküller, beyin omurilik sıvısı ile dolu boşluklardır. Bu, beyne koruma, beslenme ve atıkların uzaklaştırılmasını sağlıyor. Ventriküller, yer çekimi olmayan ortamlarda, sıvı yukarı doğru hareket ettiği için genişler. Yer çekimi olduğunda, bu sıvı beyne eşit olarak dağılır.
Rapora göre söz konusu uzay yolculuğundan dönen astronotların beyinlerindeki ventriküllerin tekrardan eski haline dönmesi, yani iyileşmesi için 3 yıldan fazla bir süreye ihtiyaçları var. Araştırmacılar tarafından söylenene göre 6 ay sonra iyileşme süreci başlıyor. Bu bilgiye göre, uzayda ne kadar süre geçirilirse, ventriküllerin de bu doğrultuda büyüdüğünü söylemek mümkün.
Bu raporla birlikte kısa uzay yolculuklarının kişiye ciddi bir etkisi olmadığını görmüş olduk. Bu, uzay turizmi için iyi bir haber. Peki sizler bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi aşağıdaki Yorumlar kısmından bizlerle paylaşabilirsiniz.